9 Haziran 1941 doğumlu olan Jon Lord, 1960’ın başlarında alakasız bir adamla ilk ciddi çalışmalarına başlamıştı. 1968’de Ritchie Blackmore ile Roundabout isminde ortak projeler yürütmeye başladı. 1969’dan sonrası da Deep Purple yılları. Solo projeleri de değişik ve oldukça başarılıydı, Renaissance tarzıyla klasik Rock and Roll’u bir arada dinleyebileceğiniz ürünlerdir.

Özellikle Hammond orgu rock müziğe kavuşturan kişi olarak tanınırdı.  Barok müziği yorumlama işini Blackmore ile beraber deneyip uygulamışlardı. Blackmore ve Jon Lord’un attıkları soloların büyük yüzdesinde barok müziğin sırf etkileri değil kendi kalıpları da duyulurdu.

Hammond’ını standart dönen Leslie speaker yerine Marshall amfiye bağlayarak “the beast” dedigi sesi yaratmış, aynı zamanda Ritchie ritim gitar çalmaktan nefret ettiği için bu işi üzerine alıp ritim-klavye çalan büyük insandı.

Tanıdığım en karizmatik, en efendi, en yetenekli müzisyendi. Büyük besteciydi. Ölümünden dolayı çok üzgünüm. Joe Bonamassa’nın da gitar çaldığı Concerto for group and orchestra bitmiş midir bilmem ama bize son hediyesi o oldu.

İyi ki doğdun nur içinde yat büyük usta.

Facebook Yorumları