2016 yılında Türk televizyonları yeni bir dizi ile farklı yöne yüzünü çevirdi. Bu dizi sıradan yayın hayatının içeriğine hitap eden dizilerden biraz farklıydı. Yönetmeninin sıra dışı bakış açısı, oyuncularının deneyimli ve izleyici tarafından hâkim olunan isimler olması ve dizinin isminden ötürü “46’lık” bir izleyiciye hitap ediyor oluşu bu diziyi yayınlanmadan önce çoktan üst sıralara taşıyordu bile… 

46 Yok Olan dizisi Serdar Akar’ın üst düzey yapımlarından biriydi desek, bu kesinlikle abartılmış bir tanım olmayacaktır. Dizi, her bölümünün içerdiği farklı anlamlar ile televizyon tarihine birkaç beden büyük bir rol çizmeyi çoktan görev edinmişti. 

Konusu ise hepimizi cezbeden türdeydi:
Türkiye’nin sayılı profesörlerinden biri olan Murat Günay, beş yıldır komada olan kız kardeşini iyileştirebilmek için tüm çözüm yollarına başvurmaya hazırdır. Şaman ayinlerinde kullanılan ve içinde DMT içeren Ayahuasca çayı, Murat’ın kardeşi için bir tedavi yöntemi bulmasına sebep olur. Bu sır dolu tedavi, birçok insanın hayatını farklı yönde etkiler. 
Dizi gözle görülen özelliklerinin yanı sıra birçok farklı alt anlama da atıfta bulunuyordu. Ayahuasca çayını içtiği süreçte Murat’ın gördükleri, geçmişte yaşadıklarının geleceğine etkisinin oranını fazlasıyla etkilemiştir.
Aynı zamanda Murat ve Ezo’nun birbirine bağlılığı hepimizin özeneceği ve dikkat çeken türde bir bağlılıktır.
Murat’ın tedavi yöntemi süresince ilacın etkilerini gözlemlediği zamanlar şüphesiz dizinin en unutulmaz sahnelerini ve usta oyunculuklarını gözler önüne sermekteydi.
Erdal Beşikçioğlu bir röportajında, “Ben arıza karakterleri değil, damarına basılmış karakterleri canlandırıyorum.” gibi bir söylem kullanmıştı.
46 Yok Olan dizisinde de geçmişte yaşadığı kırıklıkların ve eksikliklerin üstesinden bağlılıkları ile gelmeye çalışan bir adamı izlemekteyiz. 

Konusu, sahneleri, oyunculukları, çekimleri, müzikleri gibi birçok detayı ile dikkat çeken 46 Yok Olan dizisinin en can alıcı kısmı Şaman ayinlerindeki görüntüler ve Şamanizme ait bazı detayların izleyiciye sunulmasıdır.
46 Yok Olan dizisinin bir diğer can alıcı noktası ise Behzat Ç. dizisinin kadrosundan oyuncuların yer almasıdır. Erdal Beşikçioğlu, Berkan Şal, Ayça Eren gibi oyuncuların varlığı izleyicinin özlemini biraz olsun gidermesine katkıda bulunmuştur. 

27 Mart 2016 tarihinde başlayan dizi, 24 Haziran 2016’da sezon finali yapmıştır. Bu sezon finalinden sonra birçok söylemi de beraberinde getirmiştir. Kimisi internet dizisi olarak devam edeceğini söylerken, kimisi kaldığı yerden devam edeceğinde ısrarcıydı. Fakat kimsenin istediği gibi olmadı. Dizi 10 Ağustos 2016’da final yaparak ekranlara veda etti. 

Dediğim gibi, 46 Yok Olan dizisi televizyon tarihine şu ana kadar girmiş en iyi ve en üst düzey yapımlardan biri olmuştur. Birkaç beden fazla gelmiştir ve çözümü yolları ayırmakta bulmuştur.
Bize böyle güzel yapımların yinelenmesini ve sürmesini dilemekten başka bir yol kalmıyor Çerezzine ailesi. Türk televizyonlarına gelmiş efsanevi yapımları, onca emekleri, usta oyunculukları ve farklı kültürleri benimsediğimiz günlerimiz olsun. Yeniden görüşmek üzere.
Hoşça kalın… 

Facebook Yorumları