Merhaba, öncelikle bizi kırmadığınız için minnettarım. İlk olarak okurlarımız için Asia Minor’un hikayesini bizlerle paylaşır mısınız ?

Asia Minor ‘un hikâyesini şöyle özetleyebiliriz :

Saint Joseph Lisesi grubu ile Milliyet gazetesinin düzenlediği liseler arası müzik yarışmasını kazandıktan sonra, Eril’le Paris’e okumaya gittik.

1974’te ilk müzik çalışmalarımıza bir ikili olarak başladık. Birkaç sene sonra ilk albümümüz Crossing the Line‘ı bir üçlü olarak 1978 yılında Paris’te kaydettik, bu albümde Lionel Beltrami davul çalıyordu. Plak 1979 yılında piyasaya çıktı. 1980 yılında ikinci albümümüz Between Flesh and Divine‘ı Robert Kempler’in (klavye +bass) dördüncü bir eleman olarak gruba katılmasıyla gerçekleştirdik. Çok sayıda konserler verdikten sonra faaliyetlerimize son verdik. 2014’te Eril, grup elemanlarına iki albümümüzü konserlerde icra etmemizi teklif etti. Bu yeni başlangıç bize büyük bir ilham verdi ve yepyeni parçalar hazırlamaya başladık.

Lionel Beltrami ve Robert Kempler grubu terk ettikten sonra Asia Minor yeni elemanlarıyla (Evelyne Kandel – bass, Micha Rousseau – klavye +gitar, Julien Tekeyan – davul) Points of Libration‘un kayıt ve miksajını 2019’un Aralık ayında bitirdi. Albüm bir sene sonra Japonya’da, Türkiye’de, İtalya’da satışa çıkarıldı.

Yıllarca dünyada ve ülkemizde yaptığınız çalışmalarla birçok nesili etkilediniz, bu sizin açınızdan nasıl bir duygu ?

Müzisyen olarak parçalarımızı çok doğal bir şekilde gerçekleştiriyoruz .

Belli bir şema yok. Senelerce dinlediklerimiz ve duyduklarımız bir sentez halinde parçalarımızı oluşturuyorlar. Eğer çalışmalarımız dinleyenleri ve müzisyenleri etkiliyorlarsa hedefimize varmış sayılırız.

41 yıl sonra yeni albümünüz Points of Libration’e kavuştuk ve bizler çok mutluyuz. Bizlere bu albümün sürecinden biraz bahseder misiniz ?

Points of Libration’da iki eski (Oriental Game + Crossing in Between) ve 6 tane yeni parça var. Şimdilik parçalarımızın temellerini Eril ve ben atıyoruz.

Bu temeller çoğunlukla  gitar arpejlerinden, flüt ve şarkı bölümlerinden oluşuyor.

Eril’le senelerden beri beraber müzik yapmamız ve aynı yöne doğru grubu götürmemiz bizlere büyük  bir güç ve güven veriyor.

Artık parçaların sözlerini ben yazmıyorum. Selen Tekeli ve Marlène Poste parçalarımıza değişik bir görüş katıyorlar. Grubun diğer elemanları kendi aranjmanları ile Points of Libration’un atmosferini tamamlıyorlar.

Yıllar sonra sevenlerinizden aldığınız yorumlar nasıl gidiyor ?

Yorumlarınızı her gün sosyal medyada okuyoruz. Bu medyalar sayesinde daha çok müzik severlerimizle ilişkideyiz.

Progresif müziğini sevenlerin albümümüzü takdir etmeleri bizleri mutlu ediyor. Bu ilişkiyi inşallah konserlerle devam ettirebileceğiz en kısa zamanda umarım.

Asia Minor, Fransız ve Türk müzisyenlerden oluşan bir dünya grubu ve müziğinde doğu ve batı sentezi progresif rock tarzında. Bunu başarmak ve yıllara meydan okumak nasıl bir duygu ? 

Doğu ve batı sentezini doğal bir şekilde parçalarımızda yansıtıyoruz.

Bıraktığımız yerden maceramıza devam etmek istedik ve istiyoruz. Bütün  arzumuz müzik dünyasında bir iz bırakabilmek , meydan okumak değildir.

Hedefimiz geleceğimize doğru bir dördüncü albümdür.

Progresif albümler genelde konsept bir tema üzerine ilerler, Points of Libration’da konsept söz konusu mu ve şarkılarda neleri anlatıyorsunuz?

Konsept söz konusu değil. Çoğunlukla yaşamla ilgili sözler. Her parçanın kendi özel atmosferi var.

Aslında albümün hazırlığı bayağı yıllara dayanıyor bildiğim kadarıyla fakat ben şöyle bir şey hissettim. Albüm ruh olarak her zamanki gibi yüzde yüz özlediğimiz Asia Minor. Yıllarca bu ruhu korumayı başarmak zor ve siz bizi yine derinden etkilediniz. Müziğinizin sırrı nedir ?

Bence müziğimizin sırrı kuruluşumuzdan günümüze kadar hedefimizin değişmemesi. Parçalarımızın iskeletine çok dikkat ediyoruz ve yaptığımız aranjmanlara önem veriyoruz.

Asia Minor’un müziksel rengi ve ruhu budur.

Points of Libration Türkiye’de Rainbow 45 etiketiyle plak formatında yayınlandı. Kendileri ile ilişkiniz nasıl başladı ve birçok dinleyiciniz de CD olarak yayınlanacak mı diye bekliyor. Böyle bir çalışma var mı?

Nemrud grubunun gitaristi Mert Göçay, Eril’i Salih Karagöz ile tanıştırdı ve Rainbow 45 Between Flesh and Divine’ı piyasaya çıkarttı.

Points of Libration CD olarak şimdilik yanlız Japonya’da ve İtalya’da yayınlanıyor.

Albümün kapağı da muhteşem olmuş gerçekten, kapakta kiminle çalıştınız ve hikayesi nedir ?

Points of Libration yıldızlarla ilgili bir denge teorisidir. Biz bunu grubu meydana getiren müzisyenlerle bir paralellik olarak gördük.

Eril, albümün ismini bulunca, çocukluğumda pul koleksiyonu yaptığımdan, birbirlerine bağlı 8 tane pul gözümün önüne geldi. Küçük kızım 8 tane resim çizdi, büyük kızım da kapağın tasarımını yaptı. Grubun bütün elemanları görüşleriyle kapağı zenginleştirdiler.

Dünyada ve Türkiye’de Rock ve Heavy Metal çok farklı noktaya geldi. Takip ettiğiniz ve beğendiğiniz isimler kimler ve müziğin evrimi hakkında fikirleriniz neler?

Çok yoğun müzik dinleyen biri değilim, radyo ve televizyondan duyduklarımla yetiniyorum.

Sevdiğim guruplar Jethro Tull, Led Zep, King Crimson. Metalde Metallica’yı sevdim. Müzik gittikçe kolaylaşıyor yeni başlayanlar için, bizim zamanımızda daha zordu.

Pandemi nedeniyle tüm dünyada konserler maalesef durdu fakat ileriki günlerde elbette bu durum düzelecek. Bu bağlamda sizi yeniden sahnelerde de görmek için can atıyoruz. Bu yönde çalışmalarınız var mı? Ve sizi Türkiye’de izleyebilecek miyiz?

Şimdilik bütün  çalışmalarımız durmuş bir vaziyette. En büyük arzumuz en yakın zamanda Points of Libration’ı ve diğer 2 eski albümümüzü sahnede sizlere sunabilmek.

41 yıl sonra tam da bu günlerde neler hissediyorsunuz?

Bir taraftan albümün çıkmasından ve kalitesinden çok memnunuz, diğer taraftan pandemi hayatımızın dengesini bozdu. Her şeye rağmen çaresizliğimizi pozitif düşüncelerle silmeye çalışıyoruz.

Sorularımızı yanıtladığınız için size minnettarız. Son olarak dostlarımıza neler söylemek istersiniz?

Çok çok teşekkürler sorularınız için, hepinize sevgiler ve saygılar. En kısa zamanda görüşmek üzere.

Facebook Yorumları