1- Merhaba Forgotten, öncelikle okurlarımıza biraz kendinizden bahseder misiniz?
Merhaba, Forgotten 1995 yılında benim tarafımdan kuruldu. 1997 yılında “Conquer”, 1999 yılında “Retreat” demolarını çıkardık ve ardından 8 yıllık bir duraklama dönemi geçirdik, 2007 yılında grubu tekrar topladım fakat bu birliktelik de pek uzun ömürlü olmadı. Bu dönemde yani 2009-2010 yılları arasında ilk albümümüz olan “13 Martyrs”i kaydettim ve 2012 yılında Avusturyalı Noisehead Records tarafından yayınlandı. Ardından 2017 yılında ben, Harun ve Reha grubu tekrar toplamaya karar verdik ve yeni parçaları hazırlamaya başladık. 2019 yılında ise ikinci albümümüz “Of Past And Passion” Yunanistan’dan Sleaszy Rider Records etiketiyle yayınlandı.
2- Son albümünüz ‘’ Of Past and Passion’’ çok yeni, öncelikle biraz albümden bahseder misiniz, kayıt aşamaları nasıl geçti, ne kadar bir zamanda hazırlandı vs.?
Evet albüm daha çok yeni, 5 Nisan’da dijital, 19 Nisan’da ise cd formatında piyasaya çıktı. Kayıtları Ankara’da Stüdyo Deep’te Ali Öztürk prodüktörlüğünde kaydettik, miks ve masteringini ise ilk albümümüzü de kaydedip mikslerini yapan Deniz Durdağ yaptı. Albümün yazımı ve kaydedilmesi iki yılımızı aldı. Emek verilen herşeyde olduğu gibi bu albüm süreci de zorlu bir süreçti, özellikle aranje ve kayıt dönemi çok uzun zaman aldı çünkü herkesin kendi sorumlulukları var, bu yüzden zaman zaman tamamıyle albüme odaklanamadık ve kayıt ikinci plana düştü normal olarak, ayrıca aranjeye çok emek verdik, gitarları tane tane yazdık Ali ile birlikte ama sonuç çok güzel oldu ve verdiğimiz emeğe değdi.
3- Of Past and Passion’ı dinlerken tüylerim diken diken oldu, peki genel olarak aldığınız yorumlar nasıl ve ne yönde?
Yorumlar gerçekten müthiş, olumsuz olarak aldığımız tek yorum albümün kısa olduğunun düşünülmesi, onun dışındaki yorumlar albümün mükemmel olduğu yönünde.
4- Forgotten bu albümle kesinlikle Doom Metal’i ilmek ilmek içimize işledi, peki ülkemizde doom metal adına gelişmeleri nasıl buluyorsunuz, son yıllarda Sülfür Ensemble, Sis, Yaşru, Karanlığın Sol Eli gibi gruplar farklı doom alanlarında birşeyler yaptılar, tüm bunları nasıl değerlendiriyorsunuz?
Doom metal ne yazık ki dünyada olduğu gibi ülkemizde de çok fazla seyircisi olan bir tarz değil ama bu durum bizleri bu müziği yapmaktan alıkoyacak değil tabii ki Senin bu yazdığın grupların dışında ülkemizde icracısı olan bir tarz değil doom metal, bu arada yazmış olduğun bu gruplara Ankara’dan Soviet Space Dogs ve Strider’ı da eklemek isterim, her iki grup da müthiş, yakında daha fazla duyacaksınız adlarını eminim. Bahsetmiş olduğun grupların hepsi işini gayet güzel yapan ve yetenekli gruplar, umarım ileride daha fazla doom metal grubu çıkar ülkemizden.
5- Forgotten genel olarak şarkılarında nelerden bahseder, örneğin bu müthiş albümdeki temanız nedir?
Forgotten’ın ilk albümündeki şarkıların temaları savaş ve kahramanlıktı, ikinci albümün teması ise yaşam, zaman ve zamanın yok ediciliği.
6- Peki Forgotten konserlerde de izlemek isteyeceğimiz bir grup, şu anda bu tarz süprizler var mı ve planlarınız arasında gerek yurt içi gerekse yurtdışında sizi sahnelerde görebilecekmiyiz?
Yılın sonuna doğru sahnelere dönüş yapacağız, yurtdışı konusunda ise bir takım gelişmeler oldu ama bakalım, henüz karar vermedik yurtdışına çıkıp çalmaya, çünkü istediğimiz şartlar oluşmazsa çalamayız, sadece yurtdışında çalmış olmak için çalmaya gerek yok.
7- Forgotten en çok hangi isimlerden ve gruplardan etkilenmiştir?
Hangisini yazayım Şaka bir yana kısaca cevap vermeye çalışayım; öncelikle ELOY, ardından Black Sabbath, Paradise Lost, My Dying Bride, Anathema, Tiamat, Rotting Christ, Amorphis, Cathedral, Katatonia, Sentenced, October Tide, Evoken, Agalloch, Kauan, God Is An Astronaut vsvsvsvsvsvs.
8- Of Past and Passion beş klas eserden oluşan bir albüm ve dinlemeye doyamıyoruz, albüm henüz çok yeni, fakat bundan sonraki çalışmanızı şimdiden heyecanla beklediğimizi belirtmek isteriz, o yüzden sormak istiyorum, bir sonraki albümde bizleri neler bekliyor olacak, bizlere biraz bahseder misiniz?
Bu soruya cevap vermek çok zor, çünkü besteleri bilinçli olarak yapmıyoruz, melodiler, riffler kendi kendilerine akıp çıkıyorlar, dolayısıyla yeni bestelerin ne yönde ve ne tarzda çıkacağını şimdiden kestiremiyorum ama şimdiye kadar yazdığımız şarkılar itibariyle konuşursak, yeni albümün biraz daha sert, clean ton gitarların daha az kullanıldığı, 90’ların İngiliz doom metaline daha yakın bir soundu olduğunu söyleyebilirim ama dediğim gibi yeni riffler nereye götürür bizi şimdiden birşey söylemek çok zor.
9- Forgotten olarak genel anlamda yerli metal piyasamızı genel olarak nasıl değerlendiriyorsunuz?
Yerli piyasamız iyi durumda ama seyirci açısından biraz doygunluk yaşanmaya başlandığını hissediyorum, önümüzdeki dönemde sanırım 2000’li yılların başındaki, seyircinin konserlere gelmediği ama piyasada müthiş grupların cirit attığı duruma geleceğiz yavaş yavaş. Gruplar açısından bakarsak ise müthiş bir piyasamız var, üretken ve alttan gelen yeni neslin olduğu bir piyasaya sahibiz.
10- Çerezzine olarak sorularımızı yanıtladığınız için minnettarız. Son olarak okurlarımıza neler söylemek istersiniz?
Röportaj için teşekkürler.
