Merhaba Tagraht, öncelikle okurlarımıza biraz kendinizden bahseder misiniz?
Tagraht 1997 yılında Alsancak İzmir’de “True Black Metal” ruhuyla kuruldu. 1999 yılında 6 parçadan oluşan “Demonic Incarnate” adlı demoyu kaydettik. Sınırlı sayıda basılan bu çalışma yerli ve yabancı birçok dinleyiciden olumlu geri dönüşler aldı. 1997 yılında İzmir’de kurulmuş bir oluşumun devamı olarak 2017 yılında tekrar bir araya geldik. Ancak Eski Tagraht’taki bazı isimler bu oluşumda bulunmamakta. Bu sebeple re-union olmadığımızı savunuyoruz.
Aslında kuruluş hikâyeniz 1997 ve en köklü Black Metal gruplarımızdansınız ve yıllar sonra tekrar bir araya geldiniz. Sizi yıllar sonra yeniden bir araya getiren nedir ve yeni dönemin startını nasıl verdiniz?
Aslında tam olarak özetlemek gerekirse 1997 yılındaki duruşumuzla 2017 yılındaki duruşumuz çok farklı. O dönem bir şeyler yapıp yayımlamak şu ana göre daha zordu. Ancak grubun temelinin 90’lı yıllara dayanması bize de büyük bir motive kaynağı oluyor. Biz en köklü Black Metal gruplarından olduğumuz görüşünü çok fazla savunmuyoruz. Çünkü bu süreçte üretken değildik. Aslında hepimiz Tagraht çatısı altında olmasak bile var olmaya devam ediyorduk, tekrar bir araya gelmemiz için de şartlar olgunlaştığında ikinci kez düşünmedik
Ve muhteşem Ep çalışmanız “Nihilistic Catharsis” son zamanlarda en etkilendiğim çalışmalardan biri oldu diyebilirim. Peki genel olarak aldığınız yorum ve tepkiler ne yönde?
Nihilistic Catharsis EP’miz hakkındaki güzel düşüncelerin için teşekkür ederiz. Nihilistic Catharsis EP’si aslında bizim 2 senedir üzerinde çalıştığımız bir proje. Yorumlar da olumlu ancak bunu bizim cevaplamamız bence çok da mantıklı değil.
Tagraht İzmir çıkışlı bir Black Metal grubu ve son yıllarda Black Metal gerek dünyada gerek yurtta yeniden yükselişe geçti. Bu konu hakkında görüşleriniz neler ve elbette İzmir Metal piyasası da gayet iyi, İzmir piyasasını nasıl buluyorsunuz?
Aslında Black Metal’in yükselişte olduğu düşüncesini biz çok savunmuyoruz. Bu düşünceye sebebiyet veren şey trend olarak adlandırdığımız grupların çok başarılı albümler yapması. Ancak bu gruplar her zaman bu tarzda albümler yapmaktaydı. İzmir Metal piyasası hep sağlamdı ve hep sağlam kalmaya devam edecek.
Nihilistic Catharsis 3 şarkıdan oluşan bir EP ve önce digital platformlarda yayınlandı, bildiğimiz kadarıyla cd formatında da yayınlanacak. Peki devamında bizleri bekleyen bir albüm çalışması var mı?
Biz Nihilistic Catharsis EP’sini hazırlarken zaten bir albümün ayak sesleri olması açısından yayınladık. Şu an albümün şarkılarını bitirdik, geriye sadece kayıt süreci kaldı. Albüm çalışması sonbaharda piyasada yayınlanmış olur.
Müziğinizi dinlerken mizantropi denizinde karanlığa atılan vebalı ve tekinsiz çığlıklar hissediyorum, boğucu bir gücünüz var her anlamda bunun sırrı nedir? Karanlık edebiyatla aranız nasıl?
Düşüncelerin için çok teşekkürler. Zaten günümüzde yaşadığımız toplum düzeni bir çok sıkıntılar barındırmakta. Büyük güçlerin insanları uyuşturmak için söyledikleri yalanlar bizim çok tasvip ettiğimiz şeyler değil. Bu toplum düzeni olarak uydurulan tiyatro’da bir oyuncu olmayı istemedik. Aslında genel olarak hissettiğin şeylerin ana kaynağı bizce bu.
True Black Metal olarak tanımlıyorsunuz müziğinizi ve günümüzde Black Metal genel olarak kendi içinde çok farklı yönlere evrildi. Siz bu gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz ve sizin için Black Metal’in en net tanımı nedir?
Bu aslında genel bir yargı. Biz bu gelişmeleri çok fazla takip etmiyoruz. Kendi içinde çok farklı yönlere evrilen Black Metal’de hâlâ en keyif aldığımız albümler Old School Black Metal ruhuyla yapılan albümler. Bu yargıyı bütün sevdiğimiz türlere uyarlayabilirsiniz ve hayatın anlamsız işleyişinden kaçış olarak bakabilirsiniz.
Black Metal müzikal özellikleri kadar şarkı sözleri ile de çok etkili bir tarzdır, siz şarkılarınızda nelerden ilham alır ve bahsedersiniz?
Doğa, toplum eleştirisi, nihilizm, ateş ve mitholojik karanlık.
EP’in Kapak tasarımı da çok ilgimi çekti ve logonuz da gerçekten etkileyici, kapağınızın bir hikâyesi var mı?
Nihilistic Catharsis EP’sinde nihilizm ile beraber bir dışa vurumdan bahsettiğimiz için Francisco Goya’ nın “The Little Prisoner” adlı çalışmasını kullanmak istedik
Genel anlamda en çok etkilendiğiniz gruplar kimler?
Gerçek anlamda Black Metal’in ruhunu yansıttığını düşündüğümüz ve bugünün bizim gibi pek çok gruba ilham veren 1 ve 2. nesil Black Metal grupları ve bunların 2000 yılı öncesi albümleri.
Black Metal diğer türlere göre oldukça farklı bir yerde durur ve her zaman ateşli ve tartışmalı bir tür olmuştur. Siz bu müzikle nasıl tanıştınız?
Her insanın hayatında bazı şeylerden kaçmak istediği dönemler olmuştur. Biz Black Metal ile bu süreçte tanıştık. Black Metal ruhumuzun, hislerimizin bir dışa vurumu oldu.
Ülkenin Black Metal piyasasını nasıl buluyorsunuz?
Black Metal adına Türkiye’de geçmişte oldukça güzel işler yapıldı ve günümüzde de yapılmakta. Buna en güzel örnek olarak yıllardır dostumuz olan Ankaralı Sarcophagus’u verebiliriz.
Gerçekten yurt dışında önemli işler yapacağınızı hissediyorum, var mı böyle planlar?
Şu an itibariyle yurt dışında birkaç şirket ile görüşme halindeyiz. Şartlar uygun olduğu takdirde 2019 sonbaharında çıkaracağımız albümü yurt dışından bir şirket aracılığıyla yayımlamayı planlıyoruz.
Sizi sahnede izlemeyi sabırsızlıkla bekliyorum, peki Tagraht sahne şovları için ne gibi sürprizler hazırlıyor bize?
Adı üzerinde sürpriz işte. Bunu söylersek bir anlamı kalmaz.
Sorularımızı yanıtladığınız için çok teşekkürler, son olarak bu satırları okuyan dostlarımıza neler söylemek istersiniz?
Bizi takip etmeye devam etsinler, önümüzdeki süreçte çok ilginç işlerle karşınıza çıkacağız. Kendinize iyi bakın.
