Portakalı soydum, baş ucuma koymadım. Kokladım portakalı sonra yedim ve gülümsedim ardından. Yaşam böyle ufak anlardan ibaretti, ufak ve gülümseten anlardan. Normalde burun kıvırdığım şeylerin aslında ne kadar kıymetli ve güzel olduğunu anladım. Sonra; sağa doğru bükülen mum ışığını izledim. Dün bacağımı morarttım durduk yere, durmadığım yere. Geçen sabah da kargalarla bakıştım. Bazen ne hissettiğimi hissedemiyorum, kendi içimde boğuyorum kendimi kendi ellerimle üstelik kollarım olmadan. Nefes almaya çalıştığım gibi, ciğerlerim olmadan. Yazdım sayfalarca parmaklarımın ağrısını hiçe sayarak, sanki kalem tutmadan. Birini sevdim tüm kalbimle, hayata tutundum tekrar, üstelik hayattan hiç kopmadan. Yaşadığım her an yazdığım her  sayfaya denk düşsün istedim. Ben kayboldum bazı anlar, belki de kendimi hiç bulamadan. Müziği dinledim, notaları hissettim, ben aslında çok şey duydum siz uyurken. Ben çok şey duydum, siz sağır kesilmişken. Yaşamak istiyorum ; daha çok çiçeği koklamak, gökyüzüne daha çok bakmak. Ben özgür olmak istiyorum ve özgür ölmek istiyorum. Tırnaklarımı etime geçirmek belki, hiç acımadan. Zihnimi olduğu gibi dökmek bu sayfalara bazen sayfalar olmadan. Çocuk olmak istiyorum ben bazen, üstelik o salıncaklarda hiç sallanamadan.

Facebook Yorumları