Merhaba Seçkin! Röportaj teklifimizi kabul ettiğin için öncelikle çok teşekkür ederiz. Nasılsın, hayat nasıl gidiyor?

  • Selamlar. Ben teşekkür ederim. Hayat bu ara evde gidiyor, herkes gibi. Güzel bir kaos yaşıyoruz, umarım kozmosa erişeceğiz.

Seni köklü Türk Metal grubu Gates of Eternity’den tanıyorum, eskiye dayalı olarak. Grubun vokalliğini üstlenen bir müzisyensin ve yeteneğin takdire şayan doğrusu. İlk soruma gelecek olursam; bize kendinden ve müzik geçmişinden bahseder misin?

  • 2003-2004 civarı kendimce, arkadaş gruplarıyla, liseli arkadaşlarla söylemeye başlamıştım. Tam da o yıllar brutal ve scream vokal türleriyle tanışmıştı. Daha sonra 2005’in hemen başında çocukluktan beri tanıdığım arkadaşım Soykan Aydın’la grubu kurduk. 2005-2012 arası aktif, 2012-2018 arası aralıklı ve 2018’den bugüne askıda olmak üzere 15 yıllık bir geçmişimiz var. 1 uzun albüm, 5 tane de ep yayınladık. Birçok mekânda ve festivalde, birçok yerli ve yabancı grupla sahne aldık.

Son dönemlerde yazarlığınla insanların hayatlarında iz bırakan bırakan türden yazarlık yapıyorsun. ”Tebriz’den Masallar” , ”Türklerin Şeytani Masalları&Türk Masal ve Efsanelerinde Demonik Varlıklar” ve ”Türk Kültüründe Vampirler Oburlar, Yalmavuzlar ve Diğerleri” isimli kitaplarını piyasaya sürerek kısa zamanda bir okuyucu kitlesine hitap ettin. Merak ediyorum doğrusu: Neden masallar ve fantastik kitaplar? Kitaplarından bize biraz bahseder misin? Okuyuculara neler anlatmak istiyorsun kitaplarında?

  • Aslında bu benim eğitim aldığım ve akademisyeni olma yolunda ilerlediğim Türk halk bilimi alanıyla ilgili. Tüm bu konular çocukluktan beri ilgi alanlarımdı ve Ege Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü bitirdikten sonra ufak bir askerlik arası verip yine Ege Üniversitesinde Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsünde yüksek lisansa başladım, bitirdikten sonra aynı yerde hem kadroya girdim hem de doktoraya başladım. İsmini saydığın çalışmalar da bu süreçte ortaya çıktım. Yüksek lisans tezim, yüksek lisansıma bağlı çalışma alanım ve doktora alanımla ilgili kitaplar hep. Hepsinde ortak amacım Türk kültürünün zengin yönlerini kabiliyetim yettiği ölçüde araştırmak, tanıtmak ve başka bir şeye dönüşüp üretime geçmesini sağlamak.

Gerçekten başarılı ve yetenekli bir vokalsin. Müziğe devam ediyor musun? Ve müzik hayatının neresindeydi ve şu an neresinde?

  • Teşekkürler. Bundan 10 yıl önce müzikten başka bir şey hayal edemiyordum. Stüdyoda olmak, yeni parçalar yapmak, sahneye çıkmak… Mümkün olduğu kadar çok sahneye çıkmak! Gerçekten müzik hayatımın merkeziydi. Ama zamanla değişti bir şeyler. Hâlâ çok önemli, devam etmeyi istiyorum; ama artık daha farklı önemsediklerim veya önceliklerim var. Müzik hayatımda belli bir yere oturdu. Bundan sonrası için pek bir şey diyemem.

Beğendiğin, ilham aldığın ve seni etkileyen yazarlar var mı? Varsa bize kimler olduğunu söyler misin? Metal müzikte sevdiğin, hayranı olduğun ve ayrıca vokal yaparken örnek aldığım isimler var mı?

  • Birçok yazar var tabii. Ama ben daha çok Türk kültürünün ve Doğu dünyasının klasiklerinden esinleniyorum. Dede Korkut Kitabı, Türk mitolojisi, Türk destanları başta olmak üzere. Metal müzikte geçmişte dünyadan Dani Filth, Chuck Schuldiner ve Glen Benton’un vokallerini, Soilwork, In Flames, Dark Tranquillity gibi grupları; Türkiye’den ise Courtyard’ın vokali Mert Güvener’in vokallerini ders diye çalışmışlığım vardır. Metal müziğin her türünden sevdiğim gruplar var. Tek tek ayırt edemem, elbette ki öncelikli türlerim ve gruplarım var ama her türünden grup sayabilirim. Sonuçta hepsi metal müziğin ayrı bir güzel yönünü ve duygusunu bizimle paylaşıyor.

Okuyucularının bilmek istediğine eminim; yeni kitap veya kitaplar gelecek mi? Bu yönde planların var mı?

  • Evet, var. Ama tek tek proje saymasam daha iyi. Bir terslik olmazsa 2021 ile birlikte yeni yayınlar gelecek.

Seni sosyal medyada yakından takip eden birisiyim. Sporu ve özellikle bisikleti çok seviyorsun. Bisikletle yolculuk yaparken neler hissediyorsun? Spor hayatının neresinde ve neden bisiklet?

  • O da ayrı bir çocukluk aşkı aslında. Sporcu bir aileden geliyorum. Çok küçük yaştan itibaren çeşitli sporlara alıştık. Bisiklet de hepimizin ilgi alanıydı. Yıllar sonra yeniden buluştuk ve psikoloğa veya antidepresanlara ayıracağım parayı ve vakti bisiklet sporuna ayırıyorum. Bisiklet, diğer her şeyden ayrılıp sadece onunla ve yol ile baş başa kaldığım bir terapi benim için.

Akademisyenlik ve doktora öğrenciliğide yapıyorsun hatırladığım kadarıyla. Hayatında bu kadar fazla şeyler ilgilenmek zor olmuyor mu? Ve hangi yönün hayatında senin için daha ön planda?

  • Zor oluyor. Ama iyi bir zaman yönetimi ve adanmışlık istiyor. Bunun yanında benim için en ön planda olan şey ailem. Diğer her şey sonra geliyor. Her şeyi elimden geldiğinde en iyi şekilde yapmaya çabalıyorum. İyi bir şeyler oluyorsa ne âlâ.

Türk mitolojisi sizin için ne ifade ediyor? Türk mitolojisinin hayatınızdaki yeri nedir?

  • Kimliğim, çocukluk aşkım, kendimi ifade etme biçimim. Türk mitolojisi sürekli olarak hakkında bir şeyler öğrenmek, keşfetmek ve üretmek istediğim bir dünya. Çok zengin ve onu bana ait hissediyorum. Bu da daha çok çalışma isteği veriyor. Birçok arkadaşımın, hocamın da böyle düşündüğünü biliyorum.

Yazarlığınızda demonik varlıklarla iç içesiniz. Bu en basitinden sizin kitaplarınıza alışkın olmayanlar için korku verebilir doğrusu. Peki siz bu varlıkları konu alırken neler hissediyorsunuz? ”Korku” kelimesi sizin için ne anlam ifade ediyor?

  • Korkabilen bir insanım. Korkusuz değilim. Çok ciddi korkularım ve endişelerim var. Onlarla savaş hâlinde olmak beni hayatta tutuyor diyebilirim. Zira özellikle sevdiklerimi kaybetme korkum olmasa bir canavara dönüşeceğime eminim. Bu varlıkların gerçekten var olup olmamalarından öte hikâyelerinin var olması bana mevcut olgulara bambaşka yerlerden bakma şansı tanıyor. Korku da öyle.

Fantastik ve korku üzerine kitaplar yazmak isteyenler için samimi olarak tavsiyeleriniz nelerdir?

  • Bu türlerin temel eserlerini tekrar tekrar okusunlar, yeni üretilenleri, özellikle Türk yazarları yakından takip etsinler ve Türk mitolojisine yönelsinler. Kimseye bir şey tavsiye etmeyi haddim olarak görmüyorum. Bunlar âcizane bu alanları araştırmaya çabalayan ve okuyan birinin ricaları diyebilirim.

Müzik grubunuz Gates of Eternity ile oldukça sert bir müzik icra ediyorsunuz. Şarkı sözlerinizi ingilizce yazıyorsunuz. İngilizce şarkı sözlerinizi yazarken nelerden besleniyorsunuz ve şarkı sözlerinizin konsepti nedir?

  • Her şeyden. Ama daha çok hayatın kendisinden. Hayattaki problemler, kişiler ve toplumsal meseleler. Gates of Eternity her zaman “mesele”si olan bir gruptu. Bu sayede iyi şeyler yaptı, ama bu yüzden de çok sorunlar yaşadı. Özellikle ben. Çok fazla doğrum ve çok fazla yanlışım vardı. Bunları anlatmaya çalıştım.

Son olarak müzik hayatınıza devam ediyor musunuz veya devam edecek misiniz vokal olarak? Gelecekle ilgili müzik planlarınız var mı?

  • Şimdilik aktif olarak devam edebildiğimi söyleyemem. Ama özellikle Caner kardeşimle  (davulcumuz) birlikte kesinlikle devam etmek istiyoruz. Müzikle ilgili içimde kalan 2 3 şey var. Eskisi kadar iyi söyleyemiyorum, eskisi gibi söylemeyi isteyip istemediğimi de bilmiyorum ama çok da umurumda değil aslında. Sadece müzikle ilgili gerçekten yapmak isteyip de yapamadıklarımı bir gün yapacağıma eminim.

Bu keyifli, samimi ve anlamlı röportajda sizinle olmak oldukça güzel ve keyifliydi. Buradan insanlara ve özellikle sanat severlere söylemek istediğiniz şeyler var mı? Son söz sizin…

  • Ben teşekkür ederim. Çok sevdiğim bir alıntıyla bitirmek istiyorum. Fransız bir filozofa ait, bizim alanın önemli hocalarından birinden duymuştum.
    “Gençler, laboratuvarların ve kütüphanelerin sessizliğine çekilin ve çalışın. Her günün sonunda ‘Bugün kendim için ne yaptım? Bugün ailem için ne yaptım? Bugün vatanım ve milletim için ne yaptım? Bugün insanlık için ne yaptım?’ diye sorun. Bu sorulara ‘Elimden geleni yaptım.’ diye cevap verebiliyorsanız huzurla uyuyun.”

SEÇKİN SARPKAYA KİTAPLARINA ULAŞMAK VE SATIN ALMAK İÇİN;

https://www.kitapyurdu.com/yazar/seckin-sarpkaya/201982.html

Facebook Yorumları