Çerezzine olarak alışıldık röportajların ötesine geçme hedefiyle geliştirdiğimiz “Tuhaf Sorular Serisi”nin yazarlara ayrılan köşesinde üçüncü konuğumuz Orkun Uçar oldu! Kendisine ve kitaplarına dair ek bilgileri röportajtan hemen sonra okuyabilirsiniz. Keyifle okumanızı diliyor ve sizi röportajımızla baş başa bırakıyoruz!

Merhaba Orkun Bey,

Okurların en sevdiği ve sizin en sevdiğiniz kitabınız hangisidir? Eğer ikisi farklıysa olası bir aksilikte kayıtlarının ve kopyalarının silinmesini engelleyebileceğiniz o tek kitabınız hangisi olurdu?

Okurlarımın en sevdiği kitap “Asi – Kara Gezgin”. (Gerçi Metal Fırtına ve Zifir daha çok sattı.) Benim de o sayılır ama kayıtlarının kopyalarının silinmesini engelleyeceğim kitabım “Opus” olurdu. Nedenine gelince; “Asi –Kara Gezgin” Derzulya serimdeki “Habis Üçlemesi”nin birinci kitabı… Onu seçsem okurlar daha sonra bunun devamı nerede diye merak eder. İki kitabını çıkardığım “Habis Üçlemesi”ni tamamladığımda silinmesini engelleyeceğim seri o olur.

Sağ çıkardığınız bu tek kitabı özel kılan sebepler nelerdir? Bu sebepler okurları da tatmin edebilir miydi ve edip etmemesini ne kadar umursardınız?

Habis Üçlemesini tamamlayıncaya kadar sağ çıkardığım “Opus” içinde üç novella olan bir roman. O üç novella da kendi başına çok güzel ve birleşik de harika bir roman oldu. Kitapta benim yazarlığımın bütün unsurları var. Derin bir kitap olduğunu düşünüyorum. Hatta kitaptaki üçüncü kısa roman olan “S.O.D” bir yazarı anlattığı için içinde öyküler de var. Yani tam bir ziyafet sofrası.

Bu kitabın baş karakteriyle aynı odada kalsanız muhabbetiniz sarar mıydı, birbirinizden ne kadar sürede sıkılırdınız, neden?

Opus’da üç kısa roman olduğu için üç baş karakter var. Birisi hiç evden çıkamayan, internette insanlara aradıkları özel şeyleri bulan bir aracı, ikincisi Dünya yörüngesindeki yapay kente giden casus, üçüncüsü kendini yazdığı, inşa edilmesine neden olduğu distopyanın için bulan bir yazar. Evden çıkmayan karakter benden sıkılırdı zira evde başkasının olmasını sevmiyor, ikinci karakter olan casus muhtemelen beni öldürürdü, üçüncü karakter yazarla muhabbet ederdik.

Bu kitabın içine ekstra bir karakter olarak dahil olsaydınız nasıl bir işleviniz olurdu ve hikayeye ne kadar katkı sağlardınız?

Opus’un için ekstra bir karakter olsaydım gözlemci gibi davranan, gizemli biri olurdum ama tanrısal bir rolüm olurdu. Zira yaratıcısı benim.

Baş karakter sizin hayatınızı yaşasaydı şimdiye kadarki hayat seçimlerinizi göz önüne alırsak hayatınızın bu noktasında sizinle aynı yerde olur muydu, olmazsa hangi pozisyonda ve durumda olurdu?

Kitaptaki karakterler benim yerime geçseler daha başarılı olurlardı zira enerjileri çok iyi ben tembel bir yazar sayılırım. Yazmam gereken romanlar birikti, ölmeden önce mümkün olduğunca bitirmeye çalışacağım. Kitaptaki karakterler benden daha maceralı, sosyal bir hayata sahip olurdu.

Siz baş karakter yerine bu kitaba baş karakter atansaydınız ve tüm olaylar sizin başınıza gelseydi hikayenin hangi noktasında daha çok kazançlı çıkar hangi noktasında ağır kaybeden durumuna girerdiniz? Hikayenin sonuna kadar gidebilir miydiniz?

Kitaptaki karakterlerin yerine geçseydim aşk konusunda kazançlı çıkardım zira ilk romandaki evden çıkmayan karaktere, onu evden çıkarıp dünyayı gezdirecek bir maceraya sokan harika bir aşk yazdım. Kaybım ise ikinci romanın sonundaki cehennemi bir uyduda yaşamak olurdu.

Kimsenin yazdıklarınızı okumadığı bir alternatifte yazmaya devam eder miydiniz? Paralel olarak kitaptaki kahramanınız kimsenin onu ciddiye almadığı bir alternatifte hikayedeki amacını gerçekleştirebilir miydi?

Kesinlikle yazardım, ki zaten ben yazarlığa, okumak istediğim romanları yazmak için başladım. Kimse okumasa da yazarım. Sorunun ikinci kısmi ise tam romanlık; kimsenin ciddiye almadığı bir karakterin macerasını okumak hoş olurdu.

Orkun Uçar kimdir?

Orkun Uçar

(*tr.wikipedia.org alıntısıdır)

Orkun Emin Uçar (d. 1 Haziran 1969; GölcükKocaeli), Türk gazeteci, yazar.

İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden mezun oldu. Uzun yıllar gazete ve televizyonlarda çalıştı. 1999 yılında Nostromo Dergisi Bilimkurgu Kısa Öykü Yarışması’nda birincilik ödülü alınca yazarlığa profesyonel olarak devam etmeye karar verdi. 2000 yılında internet üzerinde Xasiork Ölümsüz Öykü Kulübü’nü hayata geçirdi. 2002 yılında Sibel Atasoy’la birlikte Xasiork Ölümsüz Öyküler Yayınevi’ni kurarak Türk bilimkurgu ve fantastik edebiyatının ilk adımlarını atmaya çalıştı. Bu yayınevi 2004 yılının Haziran ayında kapandı.

Burak Turna ile birlikte yazdıkları Metal Fırtına adındaki roman Türkiye‘de en çok satan kitaplar arasında oldu. Uzun süre Türkiye‘nin gündeminden düşmedi.

Yazar 2007 yılı başında Ahmet Burak Turan ile birlikte yazdıkları politik gerilimle, gizemciliği birleştiren, aksiyon dolu Zifir adlı roman büyük ses getirdi.

19 Temmuz 2007’de Orkun Uçar’ın 2002 yılında yayınlanan ilk romanı Kızıl Vaiz gözden geçirilmiş ve genişletilmiş olarak Altın Kitaplar Yayınevi‘nden çıktı.

20 Eylül 2007’de ise Orkun Uçar’ın Saygın Ersin‘le birlikte üç yıllık bir araştırma sonucu yazdığı Derin İmparatorluk adlı kitabı Altın Kitaplar Yayınevi‘nden çıktı.

5 Kasım 2007 tarihinde sonuçları açıklanan Türkiye Bilişim Derneği Dergisi 9. Bilimkurgu Öykü Yarışması’na “Rahim” adlı öyküsüyle birincilik kazandı.

21 Şubat 2008’de “Metal Fırtına 4 – Turan” adlı kitabı Altın Kitaplar Yayınevi‘nden çıktı.

22 Ağustos 2009’da “Metal Fırtına 2-3-4 Cep boy” adlı kitabı Altın Kitaplar Yayınevi‘nden çıktı.

“Opus” Hakkında

“Hayal gücünün iki çocuğu vardır: Sanat ve din. Onları tohumlayan ise yalan söyleme yetisidir.”

OPUS, birbiriyle bağlantılı üç kısa romandan oluşuyor. Sigun adında evden çıkamayan bir internet korsanının hikâyesiyle başlayan roman daha sonra uzayın sonsuzluğunda gezinen bir maceraya dönüşüyor. Çoklu evrenler, uzay kolonileri, yapay zekâlar, klonlar, tiranlar ve gizemli gezegenler hayal gücünün sınırlarını zorluyor. Orkun Uçar fantazyanın Türkiye’deki en büyük yazarlarından biri olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. Biz okurlara düşen ise bu görkemli romanın sayfaları arasında gezinirken aklımıza hâkim olmak.

“Eskiden insanlar görünmeyen tanrılara taparmış ama bizim tanrılarımız aramızda dolaşıyor. Arkalarında kanlı ayak izleri bırakarak…”

Yazarın Diğer Çalışmaları

Medya Kariyeri:

  • Hürriyet Gösteri (Fotoğraf asistanı)
  • Hürses (Beyoğlu Adliye, karakol ve hastahane muhabiri)
  • Hafta Sonu (Magazin muhabiri)
  • Güneş Gazetesi (Tv muhabiri)
  • Hürriyet Magazin Servisi (Magazin muhabiri)
  • Anten A (Senaryo yazarı)
  • Fotospor (Spor muhabiri)
  • Gırgır (Öykü yazarı)
  • Son Baskı (Muhabir)
  • Laneth (Underground Heavy metal fanzini – yazar)
  • Mega Metal (Underground Heavy metal artzin – Yazı işleri müdürü)
  • Cumhuriyet Gazetesi (Serbest muhabirlik)
  • TRT 2 (Kamera Arkası ve Üçüncü Zil programları prodüktör yardımcılığı)
  • Show TV (Bir Scarlett Aranıyor Yarışması – Yönetmen yardımcılığı)
  • Red Fm (Radyo Programı-G NOKTASI)
  • TGRT (İstanbul’daki Anadolu – Yönetmen yardımcılığı)
  • Serbest Senaryo yazarlığı
  • Kanal 6 (Top Secret)
  • HBB (Sporazzi – Yönetmenlik)
  • Yeni Günaydın Gazetesi (Çizgi roman yazarlığı)
  • Yeni Yüzyıl (Cafe Pazar eki çizgi roman yazarlığı)
  • RHPOZİTİF (Çizgi roman öykü yazarlığı)
  • Hurafe (Heavy Metal müzik grubu – vokalist)
  • Kanal E (Çeşitli programlarda yönetmenlik)
  • TGRT (Jale’den Sevgilerle-Aktüel yönetmen)
  • TRT (Gece Başlarken-Yönetmen yardımcılığı)
  • atv (Magazin Forever-Yardımcı yönetmenlik)
  • BRT (Yayın yönetmenliği)
  • atv (Magazin Forever yardımcı yönetmenlik- İş Dünyası yönetmenlik)
  • KİSS TV (Yunus’la 3 Maymun Programı yönetmenlik)

Kitaplar:

Edit & Sorular: Yunus Emre Işık
Genel Yayın Yönetmeni: Sertan Üçer

Facebook Yorumları